Londra’da seçim rüzgarları esmeye başladı. Bir bu eksikti dediğinizi duyar gibiyim. Zaten her gün bizim yerel seçimlerle yatıp kalkıyoruz, Britanya seçimleri eksikti…
Valla ne dersek diyelim, bu yıl bütün dünyada seçimler yılı. Daha çok seçim haberi duyacağız. Bizde yerel seçim var. Britanya’da genel ve yerel seçim. ABD’de başkanlık seçimi. Rusya’da başkanlık seçimi, Taiwan’dan (13 Ocak’ta yapıldı), Bangladeş’ten, Pakistan’a, Endonezya’ya, Hindistan’a seçim olmayan yer yok.
Bizim gibi seçimle yaşayan, devamlı seçim atmosferinde yönetilen bir ülke için normal işler ama tabii herkes için aynı değil durum. Bizde seçim vaatleri, seçim taktikleri, karşı tarafa doğru yerden vurmak için geliştirilen stratejiler, yöntemler, gizli anlaşmalar halk arasında bir uzmanlık alanı artık. Herkes, her sıradan vatandaş seçim uzmanı. Televizyonda konuşanlardan çok daha uzman milyonlarımız var.
İngilizler ise çok toy. Brexit’te bile, ki Britanya’da son 20 yılın en büyük katılımıyla gerçekleşti bu oylama, katılım yüzde 72. 2017 ve 2019 seçimlerinde yüzde 68, 67 gerçekleşerek giderek azalmış ilgi.
Seçimler için Sunak’ın 2024 sonbaharını işaret ettiği biliniyor. Aralık 2024’te parlamento görevini bitirecek ve en geç Ocak 2025’e kadar yeni seçim yapılacak. Bundan önce Sunak’ın talebiyle Kral III. Charles parlamentoyu dağıtıp seçimleri yenileyebilir. Anayasası olmayan Birleşik Krallık’ın çok sağlam ve köklü yasaları var. Bazen “bakın onların Anayasası bile yok” deniliyor ya sohbetlerde, Türkiye’de tartışılırken. Evet ama düşünün bakalım neden yok. Çünkü gerek yok. Kapa parantez.
Mevcut durumda İşçi Partisi (Labour) yapılan anketlerde açık ara önde görünüyor. Tüm seçmenlerin yüzde 45’i ilk seçimlerde İşçi Partisi’ne oy vereceğini söylemiş. Pandemide yüzde 20’lerdeydi bu rakam. Şu an Meclis’te üstünlüğe sahip Muhafazakar Parti’ye desteğin anketlerde yüzde 20’lerde görünmesi tarihin en düşük oranlarından biri. Onlar da pandemi öncesinde yüzde 40’lardaydı. Liberal Demokratlar ve Nigel Farage’ın kurduğu Reform UK yüzde 10’ar civarında desteğe sahip.
Mayıs’ta bir de belediye seçimleri var. O yüzden vaatler ve seçim ekonomisi ufaktan başladı. Londra’da ulaşım ve barınma çok pahalı. Bu iki kalem ülkenin, vatandaşın en büyük problemi. İşçi Partisi, bu iki konuya yönelik çalışma yapıyor. İlk hamle Londra belediye başkanı İşçi Partili Sadiq Khan’dan geldi. Khan, metro ücretlerini 2025 Mayıs’a kadar dondurduğunu, ayrıca yoğun saatlerde uygulanan tarifeyi de düşürmek için pilot uygulama başlattığını açıkladı. Bizde ekmek fiyatı neyse, Londra’da metro fiyatı o. Hemen ne oldu biliyor musunuz? Muhafazakar gazeteler başladı parayı “nereden bulacaksın” demeye?
İkinci önemli vaat Londra’nın belirli alanlarına yapılması düşünülen konut projeleri. Bunların cep yakmayan, fakirlere yönelik projeler olacağı söylendi. Ve bu konuda da kıyamet kopuyor. Nereye yapılacak? Kim yapacak? Nasıl yapacak? Hangi parayla yapacak?
Çok iyi bildiğimiz, tanıdığımız bir ülkeye ne kadar da benziyor değil mi aslında İngiltere konu seçim olduğunda?
Ara ara aktaracağım İngiltere’den seçim manzaralarını. Ne de olsa seçim bağımlısıyız.
GÜNDEM
08 Aralık 2024SPOR
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024SPOR
08 Aralık 2024SPOR
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024GÜNDEM
08 Aralık 2024