Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Bugün hemen hemen hepimizin kıyafet dolabında en az bir tane bulunan, çeşit çeşit rengiyle kombinlerimizi güzelleştiren kot pantolonun hayatımıza nasıl girdiğini hiç düşündünüz mü? Tüm dünyanın ‘blue jeans’ dediği ancak bizim ısrarla ‘kot’ dememizin sırrı ne? İşte bugünden sonra giyerken on kere düşüneceğiniz, düşündükçe de şaşıracağınız o hikâyeyi açıklıyoruz!
İlk olarak ‘Blue jeans’in nasıl doğduğuna bakalım. Her şey 15. yüzyılda Cenevizli balıkçı ve madencilerin hayatlarını kolaylaştırma fikriyle ortaya çıktı. Zorlu koşullarda çalışan işçiler için sağlam koyu mavi pamuklu kumaştan işçi elbiseleri üretildi. Hem dayanıklı hem de ekonomik olunca bu mavi pamuklu kumaştan yapılan sağlam pantolonların popülerliği artmaya başladı. 17. yüzyıla gelindiğinde İtalya’daki işçi sınıfı da bu kumaş türünden yapılmış kıyafetler giymeye başlayınca, Fransız tüccarlar ‘Bir dakika neler oluyor burada?’ dercesine olaya el attı ve yanlışlıkla bu kumaş türünden daha dayanıklı olan ‘denim’i ürettiler. Ceneviz’de ortaya çıkan bu kıyafet türü Amerikalı üreticilerin de dikkat çekti elbette.
BAŞTA SADECE MADENCİLER GİYDİ
1873 yılında ABD’de dayanıklı iş pantolonlarına duyulan ihtiyacın farkına varan Levi Strauss ve Jacob Davis tarafından blue jeans icat edildi. Denim kumaş türünden yapılan blue jeans’in üretiminde pamuklu kumaş kullandılar ve yırtılmayı önlemek için pantolonların ceplerine ve uçlara bakır perçinler eklediler.
Başlarda, bugün ‘mavi kot’ olarak adlandırdığımız pantolonlar, madenciler ve dayanıklı kumaştan bir pantolon giymesi gereken zorlu koşullarda çalışan işçiler tarafından giyiliyordu. Gerçekten de blue jeans zorlu koşullarda çalışan işçiler için vazgeçilmezdi. Blue jeans üretilirken hiç kimse asırlara meydan okuyan bir popülerliği olacağını düşünmemiş olacak ki pantolonun ne kadar rahat olduğunu fark edenler için ‘blue jeans’ kısa zamanda vazgeçilmez bir ürün haline geldi. Takvimler 1950’li yılları gösterdiğinde ABD’de hızla yayılan blue jeans’in Hollywood’un da içine sızmasıyla önlemez bir popülerlik elde etti. James Dean ve Marlon Brando gibi Hollywood ikonları beyazperdeye kot pantolonu taşıdı. Bu oyuncuların o zamanlar çok popüler olan kötü çocuk imajına sahip olmaları giydikleri kıyafetlerin de bir anlamı olabileceğini düşündürdü. Gençler arasında kot pantolon giymek, ‘isyan etmek ve düzene baş kaldırmak’ anlamına gelmeye başladı. Blue jeans giymek asi olmak demekti.
Hollywood yıldızlarının giymesiyle politik anlam kazanan denim kot pantolonlar James Dean, Steve McQueen ve Kurt Cobain’in de giymesiyle bambaşka etkiler yaratmaya başladı. Her durumda, denim kot pantolonlar farklı bir şeyi temsil ediyordu artık. İsyan, bireysellik ve özgünlük kavramları, denim kültürüyle eş anlamlı hale gelen sağlamlık ve dayanıklılık duygusunu taşıyordu.
FARKLI TÜRLERDE ÜRETİLMEYE BAŞLANDI
Yıllar birbirini kovaladı, 1970’lere gelindiğinde mavi kotlar popülerliğini artırmaya devam etti. Bu kez hippiler, rock yıldızları tarafından benimsenen blue jeans’in başka türleri üretilmeye başlandı. İspanyol paçadan dar kota, boru paçadan düz kesime birçok kot pantolon türü üretildi. Blue jeans cephesinde işler giderek arttı. Üretici firmalar taleplere yetişemez oldu.
1980’lerde ise artık tasarımcı kot pantolonlar moda haline geldi. Calvin Klein ve Guess gibi markalar gösterişli ve pahalı pantolonlar üretmeye başladı. Başlarda işçiler için üretilen kot pantolon artık bir statü sembolüydü, hem ünlüler hem de zenginler tarafından giyiliyordu. Tasarımcı kot pantolon trendi 1990’larda da devam etti ancak milenyuma gelindiğinde daha basit, daha klasik tarzlara doğru bir dönüş oldu. Günümüzde mavi kot pantolonlar çok çeşitli kesim, stil ve renklerde mevcut her ekonomik sınıftan, her yaştan ve her milletten insanın ulaşıp giyebildiği bir kıyafet türü.
NEDEN KOT DİYORUZ?
Peki basit bir iş pantolonu olarak üretilip moda ikonu haline gelen blue jeans’e Türkiye’de neden ‘kot pantolon’ diyoruz? Tüm dünyada önlemez bir şekilde popüler hale gelen blue jeans’in Türkiye’ye girişi de 1960’lı yıllarda oldu. Ülkemizde bu pantolon türünü getiren kişinin ismi ise ‘Muhteşem Kot’tu. Kesinlikle yanlış duymadınız, neden blue jeans’e kot pantolon dediğimizin cevabını da almış gibisiniz.
Fransa’nın en prestijli terzilik okullarından biri olan La Deveze Derrox’ta eğitim alan Yugoslavya göçmeni Muhteşem Kot, terzi çırağı olarak başladığı kariyerine tekstil tüccarı olarak devam etti. Fransa’dayken ‘blue jeans’ çılgınlığına şahitlik eden Kot, ‘Neden bunu Türkiye’ye götürmüyorum?’ diyerek kolları sıvadı. Muhteşem Kot 1960’lı yıllarda üretim yapmaya başladı ve kot pantolonu bir marka hâline getirdi. Tüm dünya blue jeans derken biz bu pantolon türüne ‘kot’ demeye başladık.
Muhteşem Kot’un ürettiği pantolonlar ülkemizde de olumlu bir talep gördü. Ancak 1980’li yıllarda yabancı markaların Türkiye piyasasına girmesiyle Muhteşem Kot’un kotları hak ettiği değeri görmemeye başladı. Muhteşem Kot’un pantolonlarından geriye ise bize ‘kot pantolon’ ismi miras kaldı. Bugün hala tüm dünyanın blue jeans dediği pantolonlara işte bu nedenle ‘kot’ diyoruz.
GÜNDEM
08 Ekim 2024SPOR
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024SPOR
08 Ekim 2024SPOR
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024GÜNDEM
08 Ekim 2024